Otonom araç sistemleri nedir ve nasıl çalışırlar?

Otonom araç sistemleri nedir ve nasıl çalışırlar?

Paylaş
Otonom araç sistemleri nedir ve nasıl çalışırlar?

Otonom Araç Nedir?

Otonom araçlar sürücüye veya yolcuya ihtiyaç duymadan kurallı bir şekilde sürüş yapan araçlardır. Otonom araçlar radar, lidar, GPS, odometri, sensör, bilgisayar görüşü gibi teknolojiler ve teknikler kullanarak, algılama sistemine sahiptir.

Son 30-40 sene içerisinde hızlanarak gelişme kaydeden otonom araç sistemleri, bilim kurgu filmlerinde görmeye alışık olduğumuz teknolojilerin aslında ne kadar yakınımızda olduğunun da bir göstergesi olarak görülmektedir.

Şu anda trafikte meydana gelen kazaların %90’lık kısmı insan hatalarından dolayı kaynaklanmaktadır. Fakat günümüzde tasarlanan ve geliştirilmekte olan otonom araç sistemleri çok yakın zaman içerisinde bunun önüne geçebilecek olarak görülmekte ve kaza yapmamaya programlanmış olarak sunulması beklenmektedir.

Otonom Araçların Tarihçesi

Otonom araçların tarihine bakıldığında 1920-1930 yıllarında bazı göze çarpan sistemler, otonom araçların ilk örnekleri olarak göze çarpmaktadır. Kendi kendine seyir halinde gidebilen ilk modeller 1980’li yıllarda ortaya çıkmıştır. İlk olarak 1984 yılında Carnegie Mellon Üniversitesi’nin gerçekleştirdiği navlab ve ALV projeleriyle ilk otonom araç sistemi hayata geçirilmiş, bu projeyi 1987 yılında Mercedes-Benz firmasının ve Bundeswehr Üniversitesi’nin ortaklaşa gerçekleştirdiği Eureka Prometheus projesi takip etmiştir. Bu iki araçtan sonra, sayısız şirket binlerce otonom araçlar üretmişlerdir ve bu araçların bazıları günümüzde belirli ülkelerde trafiğe çıkmış durumdadır.

Otonom Araçlar Nasıl Çalışmaktadır?

Otonom araçların otomatik pilot sürüşü kısaca tekerleklerinde bulunan ultrasonik sensörlerin, frenleyen veya park etmiş durumda olan araçların konumlarını tespit etmesiyle başlıyor ve bunun gibi çok çeşitli sensörlerden gelen verilerin merkezi bir bilgisayar sistemiyle analiz edilip direksiyon kontrolü, frenleme, hızlanma gibi olaylar gerçekleştirilmesine olanak sağlıyor. Bu olay sadece bir başlangıç olarak nitelendirilebilir fakat gün geçtikçe teknolojinin daha ucuz hale gelmesiyle sürücüsüz araçların geleceği giderek gerçekleştirilebilir bir hal alıyor.

Otonom araçlarda sensör verileri, geniş veri analizleri, makine öğrenmesi ve M2M makineler arası iletişim sistemi gibi sistemler nesnelerin interneti felsefesinin başarılı bir şekilde uygulanması için gereklidir. Şuan piyasada bulunan otonom araç projeleri; sensör verilerini, analizlerini değerlendirip, makine öğrenmesiyle birlikte araç hareketlerini sağlamaktadırlar. Şuan için M2M makineler arası iletişim sistemine uygun bir araç tasarlamak için günümüz trafiğinde yeterli sayıda otonom araç bulunmamaktadır. Ancak bu sayıda belirli bir eşik noktasına ulaşıldığında otonom araçların kontrol sistemleri, otonom trafik kontrolü gibi ilginç gelişmelere de olanak sağlayabilir.

Otonom Araçların Sanayi ve Toplum Üzerindeki Etkileri

Otonom otomobiller binek araç sektöründe bir devrime yol açarak otomotiv sektöründe de büyük bir değişim ve yapılanmaya yol açacağı görülmektedir. Sürücüsüz araç teknolojilerindeki hızlı gelişim, çok yakın bir zamanda Henry Ford’un oyununun kurallarını büyük ölçüde değiştirecektir. Özellikle otomotiv sanayisi bu gelişimden en çok etkilenen birimlerden biri olacak ve büyük firmaların rekabet içerisinde kalmak için değişime gitmesi beklenmektedir. Sürücüsüz ya da otonom otomobillerin yakın gelecekte eşi benzeri görülmemiş bir ekonomik, sosyal ve çevresel bir değişime de yol açacakları düşünülmekte ve özellikle vatandaşlar bazında mükemmel bir sosyal statü eşitliğine imkan sağlaması amaçlanmaktadır. Otonom araçlar gençlerin, yaşlıların veya fiziksel engellilerin kişisel seyahat etme özgürlüklerinin eşit bir düzeye gelmesini kolaylaştıracaktır.

Bu sistem bir bütün olarak ele alındığında; sanayi ve toplum üzerinde olağanüstü bir etkiye sahip olabilme potansiyeline sahiptir. Toplum ve yaşam standartları düzeyinde en büyük etkileri kaza sayılarında olan azalma, kolaylıkla birlikte gelen binek araç kullanımının artması ve toplu ulaşım merkezlerindeki kalabalıkların azalması gibi maddeler sıralanabilir. Bunlarla birlikte araç kullanımının artmasıyla birlikte yakıt tüketim miktarlarındaki artış, petrol ticaretindeki artıştan dolayı ülke ekonomilerinde yeni bir hareketliliğe sebep olacaktır.

Otonom Araçların Geleceği

Teknolojik alanda sağlanan birkaç köklü değişimin yanı sıra tüketicilerin taleplerindeki değişimler gün geçtikçe daha güçlü bataryaların üretilmesi, daha çevreci yakıtların sağlanması ve otonom araçların üretilmesi gibi etkenlere sebep olabilmektedir. Tüketicilerin taleplerindeki bu değişimler üretici firmaların yaptığı planlamalarda köklü değişimlere gidilmesine de neden olmaktadır. Bununla birlikte paylaşım ekonomisi de BMW’nin Paris’teki DriveNow veya Autolib gibi farklı hizmetleriyle birlikte otomotiv endüstrisine kadar ulaştı. Tesla bu zamana dek bunun gibi bazı gelişmelerden yararlanarak piyasaya başarılı ürünler sunmuştur. Fakat Silikon Vadisi’ndeki BMW, Toyota, General Motors gibi diğer şirketlerin kurduğu üreticiler de bu alanda iddialı gelişmelere imza atmaktadırlar. Bu gelişmeler otomotiv sektöründe 4. sanayi devrimine doğru atılmış en büyük adımlardan biri olarak görülebilir. Avrupa merkezli en büyük stratejik danışmanlık firmalarında biri olan Rolan Berger’de yapılan çalışmalara göre otomotiv, teknoloji ve telekomünikasyon sektörlerinin bir noktada birleşeceği öngörülmektedir. Günümüzde piyasada değer kazanmış araçlar göz önüne alındığında; yaklaşık %30 gibi bir oranda araçların elektroniğe dayalı olduğu görülmekte ve bu oranın sektörün gelecekteki inovasyonları ile birlikte %80 dolaylarına çıkacağı tahmin edilmektedir.

Önümüzdeki sekiz yıl içerisinde Kore tamamen kendi teknolojisiyle geliştireceği otonom araçlar üretmeyi planlamaktadır. Şu an için Amerika ve Avrupa merkezli firmaların tekelinde bulunan bu sektörde; gelecekte pazarın daha da genişleyerek Asya’ya doğru da uzanacağı öngörülmektedir. Kore Hükümeti,  2019 yılına kadar görsel sensörler ve radarlar dahil olmak üzere sürücüsüz araçlar için gerekli olan sekiz ana tamamlayıcı parçayı, kendi bünyesinde üretmeyi planlamaktadır. Hükümet bu proje için yaklaşık 2 milyar dolarlık bir bütçe ayırdığı düşünülmektedir. Bu gelişmeler ışığında 2024 yılında %100’ü Kore yapımı olan otonom araçların yollara çıkması planlanıyor. Otonom araçların dünya çapında çok parlak bir geleceğe sahip olduğu aşikar. Koreli otomobil üreticileri ve Samsung gibi teknoloji devleri çoktan otonom araç endüstrisindeki gelişmelerin içine girmiş ve aktif olarak endüstrinin ve yapılanmanın içeresinde bulunmaktadır.

Yorum yok

Yorum bırak