Haftasonu Tatili İçin Rafting Yapmaya Gidiyoruz!

Haftasonu,hepimizin iple çektiği haftanın en sevilen 2.5 gününü (bizim için haftasonu cuma iş çıkışında başlar) dolu dolu değerlendirmessek sizce de yazık olmaz mı?

Asla sonu gelmeyecek gibi görünen soğukların ardından nihayet bahar geldi! Kış bitip havalar güzelleşmeye başlarken hepimizin aklında aynı şeyler, tatile mi gitsek, şöyle hafta sonu 2-3 günlüğüne bir yerlere mi kaçsak? Kaçalım tabi! Yeter işle güçle uğraştığımız, şehrin trafiğinde bunaldığımız, vuralım kendimizi yollara basalım gidelim, dedik ve şahane bir hafta sonu programı hazırladık.

İnternetten sağdan soldan hafta sonu neler yapılabilir, nereye kaçılabilir diye araştırırken kar sularının erimesiyle debisi yükselen çaylarda “rafting” yapmanın tam zamanı olduğunu öğrendik. Hayatımızda hiç rafting yapmadığımız için bolca araştırma yapmamız gerekti:”Rafting nerede yapılır, nasıl yapılır nerede kalınır, ne giyilir, ne yenir ne içilir derken incik cincik araştırdık. Nihayetinde de şahane bir hafta sonu planı yaptık.

Rafting’in ne olduğunu bilmiyor olabilirsiniz sizin için hemen kısa bir tanım yapalım:”Rafting, raft adı verilen botlarla, debisi yüksek nehirlerde yapılan bir nehir sporudur. Raftingde asıl olan içinde bulunduğunuz raftı devirmeden, kürekle yönlendirerek kayalar ve engeller arasından geçirmektir. Rafting, 4 ile 6 kişilik takımlar halinde yapılır ve başarılı olabilmek tek vücut gibi hareket eden bir takım olabilmekten geçer.”

Daha önce hiç yapmadığımız için yapanların tecrübelerinden yararlandık ve Rafting için Düzce’de bulunan Melen Çayını tercih ettik. Daha sonra rafting turu düzenleyen firmaları araştırarak Cumartesi gününe rezervasyon yaptırdık. Organizasyonu yapan firmalar size gerekli olan tüm malzemeleri sağlıyor, bu mevsimde suda donarım diye endişe etmenize asla gerek kalmıyor. Güvenlik açısından endişe etmemeniz için de bota hoca eşliğinde biniyorsunuz ve onun talimatları doğrultusunda ilerliyorsunuz. Bu anları paylaşmasam olmaz, hem kürek çekip hem çekim nasıl yaparım diye de dert etmeyin çünkü organizasyon firmaları sizin için bol bol çekim yapıyor. Rafting işi tamam, sıra kalacak yerde!

Özellikle bu mevsimde Melen Çayında Rafting çok popüler olduğu için etrafta konaklayabileceğiniz çok fazla pansiyon, bungalov ve otel var. Eğer bizim gibi doğayla iç içe olmaktan hoşlanıyorsanız ve biraz da maceraperestseniz kamp kurmak tam size göre olacaktır! Biz kamp için Torkul Yaylasını tercih ettik hem şahane bir Gölet manzarasına sahip (sizce de öyle değil mi?) hem de zemini itibariyle kampa çok uygun. Kalacak yerde tamam, sıra geldi yeme içmeye!

Filmlerde gördüğümüz ve keşke bende yapsam dediğimiz o odun ateşinde şişte pişirilen sosisleri, patatesleri, patlıcanları ve marshmallow’ları tatmanın tam zamanı! Kahvaltımızı odun ateşinde kızarttığımız ekmeğimize labne sürerek yapmayı planladık. Aynı şekilde yanımıza aldığımız minik çaydanlıkla odun ateşinde çay demleyip günün doğuşunu izlerken manzaraya karşı çay içmek için sabırsızlanıyoruz. Kahvaltıdan sonra kısa bir keşif turu ve ardından Rafting yapacağımız için öğlen epey acıkacağa benziyoruz. Bu durumda imdadımıza közlenmiş patates ve şişte kızarttığımız sosisler yetişiyor. Öğle yemeğinin ardından Trekking yaparak doğayla iç içe dinlendirici saatler geçirip akşam ateşin başında arkadaşlarımızla sohbet ederken şişte közlenmiş patlıcan ve ardından marshmallow’ların tadını çıkaracağız. Kulağa harika geliyor öyle değil mi?

 

Bu eğlenceli ve huzur verici hafta sonu kaçamağına tabi ki arabayla keyif yapa yapa gideceğiz.

Haftasonu tatiline çıkarken mutlaka kontrol etmemiz/yanımızda bulundurmamız gerekenler neler?

1. Arabanızın bakımlarının yapılmış olduğundan emin olun, yolda minik de olsa bir arıza çıkartması tüm tatil keyfinizi kaçırabilir, böyle şeyler için önceden tedbirli olmak önemlidir.

2. Lastiklerinizin içlerindeki hava basıncının doğru olup olmadığını mutlaka kontrol edin. Arabanızda zaten vardır ama, eğer yoksa bir stepne lastik mutlaka bulundurmanızı öneririz, zira durur durur yıllardır patlamayan lastik tam yola çıktığınız günü bulur, biliyorsunuz, Murphy kanunları da bunu gerektirir, iyisi mi siz tedbiri elden bırakmayın.
3. Eğer pansiyon/otel gibi konaklama yerlerini değil de kamp yapmayı tercih edenlerdenseniz yanınızda mutlaka kamp için gerekli malzemeleri bulundurun. İlk etapta aklımıza gelenler: Rüzgara ve yağmura dayanıklı bir çadır, uyku tulumu, ilk yardım kiti, kamp yiyeceklerinizi yol boyunca bozulmadan saklayacak bir buzdolabı,dikkatiniz hep yolda olsun diye navigasyon ve telefon tutucu,kamp çantanızı ve kamp aksesuarlarınızı aracınıza güvenli bir şekilde bağlamanızı sağlayacak ahtopot lastik ve en önemlisi doğada priz olmadığını göz önünde bulundurarak yanınıza almanız gereken invertör.

4. Yakıtınızı yol boyunca kontrol edin, yolun yarısında yakıtınız bitince en yakın benzin istasyonuna yürümek istemezsiniz, zaten yeni çıkan yasa uyarınca artık önce karakoldan yazılı izin almadan bidonla benzin satın almanız mümkün değil, vallahi bir arkadaşınız çıkıp gelene kadar orada öylece beklersiniz, bizden söylemesi.

5. Son olarak da sohbeti keyifli yol arkadaşları, ortak seçtiğiniz şarkılardan oluşan müzik listeleri,bir adet video-camera ve bir tane de selfie çubuğu işte bu kadar hazırsınız!

Çıkacağınız yolculukların keyfini artırmak, eğer varsa eksiklerinizi tamamlamak için sizler için seçtiğimiz aksesuarlara ve zorlu koşullar için dayanıklı lastik önerimize üstlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz. Şimdiden iyi eğlenceler 🙂

HHF4W